Erdoğan-Bahçeli çetesi, Kürt halkının halaylarına gözaltı, tutuklama ve düğünlerine yasak getirdi. Gerekçe Kürtçe şarkılar söylemek.
Yasağı ve tutuklamayı birer meczup vali ve yargıcın keyfiliğine bağlamak elbette isabetli olmaz. Çünkü, Türkçe veya Kürtçe twit atan çok sayıda insanı Erdoğan faşizminin tetikçileri zindana atarak gözdağı verdiler.
Sosyal medya ve televizyon kapatma faşizmin diğer baskı biçimi. Şimdi de Saray’ın keyfi yetkisiyle donatılmış tetikçi bürokratları, siyasal ve ekonomik konuları ele alan ve çok geniş halk kitlesine konuşma/eleştirme cesareti veren sokak röportajlarını yasaklamaya ve röportajcıları cezalandırmaya hazırlanıyorlar.
Erdoğan faşizmi, işçi sınıfı ve halk hareketine, örgütlü devrimci ve demokratik harekete, işgalci savaşlardan kitle katliamlarına, kadro imha etmekten suikastlere uzanan yüksek terörist saldırıları gerçekleştiriyor. HDP ile Sosyalist Parti kadrolarına onlarca yıl ve müebbeti bulan cezalar veriyor. Belediye başkanlıklarını gasp ediyor.
Saldırılarını en başta ve yoğun olarak Kurdistan özgürlük mücadelesine yöneltiyor. Bununla şovenizmi hem köpürtüyor hem de faşizmin kitle desteğini koruyor.
Bu yüksek teröre dayanan acımasız saldırıların yanında Kürtçe halaya ve sokak röportajlarına saldırının ne önemi var diye düşünülebilir.
Yanlış. Çünkü bu ve benzeri platformlar çok geniş kitlelerin kullanımında. Özellikle Kürtçe müzik repertuarı Kurdistan devriminin kültürel ürünü olarak devrimci içerikle birikti. Düğün ve halaylarda en sıradan kitlenin değerlendiregeldiği gelenek oluştu. Kürt halkının yeni kuşaklarının en sıradan kesimlerinin ulusal özgürlükçü kültürel şekillenişinde rol oynamaya devam ediyor.
Bugün ağır, kirli-işgalci savaşlarla mevzi kaybettirilen Kurdistan devriminde, ağır bedellerle gerilla direnişi sürdürülürken, Kürt halk kitleleri mücadeleden mesafeliğe itilmeye çalışıyor.
Nasıl ki Wan halkının sömürgeci seçim gaspına karşı serhildanı yeniden devrimci yükselişe ileri düzeyde bir katkıysa, Kürtçe halay yasağına karşı kitlesel direniş başka bir düzeyde bir katkı olacak.
Her yer Kürtçe halay yeri, eylemi kitlesel mücadeleyi geliştirerek faşizmin “yasakla yaprak kıpırdatmamak” amacına önemli darbe indirecek.
Erdoğan faşizmi erkenden operasyonla, baskıyla ve devlet bankalarını devreye sokarak gazete ve televizyon alanında faşist medya tekeli kurdu. Halk pasif direnişle faşist medya tekelini izlenme/okur açısından gerilettiyse bile, tekel devam ediyor. Faşist yasalar ve cezalandırmanın, kitlelerin Erdoğan faşizmi aleyhinde konuşma ve yazmasını engelleyici rolü hesaba katıldığında, Yaşar Kemal’in deyimiyle “yalan imparatorluğu” Erdoğan’ın elinde başlıca silahlardan biri oldu.
Sokak röportajları faşist baskıdan çekinmeyi kıran, sıradan herkesin söz söyleyebildiği platform olarak gelişti. Halkların faşizmi eleştirme cesaretini geliştiriyor. Sosyal medya platformlarını yasaklama ve sokak röportajcılarını cezalandırma dışında, faşizmin bu alanda kontrolü ve halkın bu araçla konuşturulmasını engellemek olanaklı olmuyor.
Erdoğan faşizmi, sıkıyönetim başsavcıları yetkileriyle fiilen donattığı, eline milyarlarca dolar ile binlerce kadro verdiği F. Altun ve E. Şahin’i harekete geçirerek yasaklamalara ve ceza tehditine bu alanda da başladı.
Özellikle Batı’da Türk halkı arasında yasaklama tehditine karşı her yer sokak röportajlarıyla doldurulursa meşru fiili kitlesel mücadelenin bu alanda eylemi olur. Yasağı ve tehditi işlemez hale getirir. Halkın yanıtı olur ve özgüvenini geliştirir.
Her yer Kürt halayı ve sokak röportajı olursa ve özellikle Türk halkı arasında da Kürt halayı tavrı kitleselleştirilirse halkın yanıtı Erdoğan faşizmine güçlü bir yumruk olur.
Erdoğan faşizmi, kitle desteğindeki gerilemenin ortaya çıkmasından sonra burjuva muhalefet lideri Özel’in diktatörü meşru ilan eden uzlaşıcılığından, “dış meselelerde %80 ortak düşünüyoruz” cesaretlendirmesinden güç alarak daha fazla saldırma imkanı buldu, uyguluyor.
Faşizmden kurtuluşta burjuva parlementocu muhalefete bel bağlama beklentisine kapılan geniş antifaşist kitleleri mücadele alanına çekecek her seviyedeki mücadele, faşizmle uzlaşma gerici barikatını da kıracak, halklarımıza, işçi sınıfına özgüven kazandıracak.
Kürtçe halaylar ve sokak röportajları, faşizme karşı mücadele ırmağına akan yeni dereler olsun.
